SINAVI KAYBETMEK İSTEYENLERE ÖNERİLER     1-KÖTÜ ARKADAŞALAR SEÇİN   2-CEP TELEFONU ALIN, HATTA CEP TELEFONUNU İKİYE ÇIKARIN….   3-HEDEFSİZ YAŞAMAYA DEVAM EDİN   4-EVDEKİ TELEVİZYONLARI İKİYE ÇIKARIP, HİÇBİR DİZİYİ, MAÇI, HATTA FİLMİ KAÇIRMAYIN(!)   5-OKUMANIN BOŞ BİR UĞRAŞ OLDUĞUNA İNANIN   6-ÇALIŞMAK ‘İNEKLİKTİR ‘ DEMEYE DEVAM EDİN   7-SİZE TECRÜBELERİNİ AKTARANLARA NUTUK ATIYOR DEMEYE DEVAM EDİN!   8-ÇALIŞMAYI SEVMEYİN… SORUMLULUK DUYGUSU ALMAKTAN KAÇININ       1-KÖTÜ ARKADAŞALAR SEÇİN: Sevgili ÖSS yolcusu! Yapman gereken en önemli iş, ders çalışmanın, okumanın boş bir uğraş olduğuna inanan arkadaşların olmasıdır.         Genç yaşta bu kadar çalışılır mı? Biraz olsun hayatını yaşa yaşa.         Dünya’ya ot geldin, saman gideceksin.         Bu ineklemenin sonunda ne olacaksın diyen dostların olsun.         Sakla samanı ders çalışırken yersin sözünü hayatın gayesi yapmış arkadaşlar seç.         Uğrunda mücadele edeceği bir amacı bulunmayan arkadaşlar seç.         Senin çalışmanı kıskanan, bir yerlere gelmeni istemeyen, sana sadece hayatın süslü yüzünü gösteren arkadaşların olsun.         Böylesine iyi dostların(!), arkadaşların olursa emin ol ki, ders çalışmaya fırsat bulamazsın. Böylece sınavı kaybetmiş olursun. Seçtiğin arkadaşlarının de isteği yerine gelmiş olur.         ÖSS’yi kaybetmenin en kısa ve kestirme yolu budur. İster böyle arkadaşlar edinip hayatını zehir edersin. Kötü gününde bu insanları yanında göremezsin. İster bu tip hastalık hastası insanların semtine bile uğramaz, tam tersine seni doğruya güzelliğe,çalışmaya teşvik eden arkadaşlar seçer, mutlu sona ulaşırsın.         Tercih senin sevgili dostum! Devamı yakında………..           Arkadaş, arkadaşı etkiler. İnsan,arkadaşıyla zirvelere de çıkar; uçurumdan da düşer…..Bugünün bireyi,arkadaşlarını ve arkadaş ortamını çok iyi seçmelidir.Çünkü bu seçim insanın geleceğini doğrudan etkileyecektir.Her başarının arkasında iyi bir arkadaş ortamı vardır.         Nice insanlar vardır ki, arkadaşı yüzünden idealleri, hayalleri yok olup gitmiştir. Bir hayat böylece son bulmuştur… Bir insanın kendine verebileceği en güzel armağanlardan birinin iyi bir dost, candan bir arkadaş olduğunu unutmamalıyız.         Arkadaşın kötüsü; çalışanlardan rahatsız olur. Başarılı olanları hiç belli etmeden kıskanır;başarılı olanları alaya almak suretiyle kendini tatmin eder.Kendi düştüğü çukura arkadaşını da düşürmek ister.          Bu kısacık hayat sürecinde kötü arkadaş , bir gencin hayatında rastlayacağı en büyük bahtı karalıktır. Bu bahtı karalıktan kurtulmak ; arkadaş seçimini iyi yapmakla olur.        Bu bahtı karalığa tutulmak istemeyen gençler arkadaş seçerken;dava şuuru, dürüstlük ve iyilikseverlik özelliklerini aramalıdırlar. Bu şartları taşıyan her fert diğer güzel özelliklere sahip demektir.         Sadi kitabında anlatıyor.’’ Bir gün dostlarımdan biri bana hamamda hoş kokulu bir kil verdi. Kile sordum:’’Mis misin yoksa amber mi? Gönülleri çalan kokundan ben sarhoş oldum.’’ Kil:’’ben değersiz bir kildim; ama bir zaman gül ile bir arada bulundum. Arkadaşımın olgunluğu bende iz bıraktı, yoksa ben yine aynı toprağım.’’ diye cevap verdi.         AKTARLA ARKADAŞLIK EDEN GÜLYAĞI, KASAPLA ARKADAŞLIK EDEN İÇ YAĞI KOKAR. SÖZÜ UNUTULMAMALIDIR. 2-CEP TELEFONU ALIN, HATTA CEP TELEFONUNU İKİYE ÇIKARIN….         ÖSS’ye hazırlanan öğrenci dikkatini dağıtacak her şeyden uzak durmalıdır. ÖSS’yi kaybetmek isteyen öğrenci ise dikkatini dağıtmalıdır.Dikkati dağıtmanın en güzel yolu, cep telefonudur.         Cep telefonunun sana sağladığı faydalar:         Ders çalışmaya tam oturacakken mesaj gelir. Mesaja cevap vermek istersin, verirsin de. Karşındaki tekrar mesaj çeker. Böylece saatlerce ders çalışmamış olursun.Bunlar tabi ki kendiliğinden (futbol vb).gelen mesajlar hariç.         ÖSS’yi kaybetmek isteyenlere tavsiyem, cep telefonlarını hiç kapatmasınlar, bütün mesajlara cevap versinler. Hatta yatarken bile cep telefonlarına sarılarak yatsınlar.Böylece kazanmama amaçlarına en kısa yoldan ulaşmış olurlar.         Cep telefonu en kötü arkadaşın verdiği zarardan daha büyük zarar vermektedir.İçinizdeki düşmandan kurtulmanın yollarını arayın. Aramıyorsanız, merak etmeyin o sizi hedefinizden uzaklaştırmanın yollarını bulacaktır.    Devamı yakında………..     3-HEDEFSİZ YAŞAMAYA DEVAM EDİN           ÖSS’yi kaybetmek isteyen gençlerin yapması gereken tek şey, hiçbir hedef tespit etmemek olacaktır.Hedefsiz, amaçsız yaşamaya devam etsinler.         Hedef tespit etmenin hayal kurma,kendini avutma gibi boş uğraşlar olduğuna inansınlar. Hedef tespiti yapanlarla dalga geçsinler.’Hele bir ÖSS’ye gireyim.Kaç puan alırsam ona göre hedefimi tespit ederim’ vecizesini her gün tekrarlayın. Hayatınızın gayesi yapın. Hatta çerçeveletip odanızın duvarına asın.Size hedef göstermek isteyen insanlarla fazla konuşmayın.Sana gittiğin yolun yanlış olduğunu söyleyenlere aldırış etme.Doğru bildiğin bu yolda emin adımlarla ilerle.Hayatın lezzetini ve zevkini çıkar.Nasıl olsa bir sınav,hedefini o zaman tespit edersin.                 Devamı yakında………..               4-EVDEKİ TELEVİZYONLARI İKİYE ÇIKARIP, HİÇBİR DİZİYİ, MAÇI, HATTA FİLMİ KAÇIRMAYIN(!)          Üniversiteye hazırlanan öğrencinin televizyon tutkusunun olmaması gerekir. Şimdi de üniversite sınavına girmenin boş bir uğraş olduğuna inana genç arkadaşına sesleniyorum! Sınav kaygısını, hayattaki olumsuzlukları, stresleri unutmanın en güzel yollardan biri de , günde en az 5-6 saat televizyon seyretmektir.Televizyon seyretmek seni her gün hedefinize biraz daha yaklaştırır. Kaybedecek hiçbir şeyi olmayanların bir kutuya mahkum olması sevindirici bir olaydır.Özellikle eğitim-kültür-sanat gibi ihtiyaç duymayacağın programlardan uzak durmalısın. Bu programlardan uzak durmalısın. Bu programların sana hiçbir faydası olmaz.  Bazı arkadaşların ÖSS’ye hazırlanıyorum diye televizyon az izliyor.Bu çok yanlış bir uygulama. Sen sabah kahvaltısını yapmadan televizyonun başına geçmelisin. O kanal benim, bu kanal senin gezmelisin. ‘ Çok gören,çok okuyandan daha kültürlü olur. Televizyon kültürüyle hayatta karşılaşacağın her türlü olumsuzluğu yeneceğinden şüphen olasın.          Ders çalışmak seni sıkıyor. ÖSS sana boş bir uğraş geliyorsa, işte sana reçete;   Devamı yakında………..     PAZARTESİ GÜNÜ:  Kanalları gezip kafana göre bir filme takılmalısın. Ne de olsa yarın bütün zamanın boş. Yapılacak işte yok. Hatta televizyon seyrederken uyuyakalmanın zevkini de iyi biliyorsundur.Her akşam o zevkini tatmalısın. Sürekli ders çalışıp da bu zevkten mahrum kalan gençlere insan acıyor.Eğer yurtta kalıyorsan bugün hafta başı etütlere uğramana gerek yok.Yurtta kalmayanlar televizyonda pazartesi programını yerine getirirken,sen de etütlerin haricindeki yerlerde programını gerçekleştirebilirsin.Yazık bu genç yaşta kendilerini kitaplara,derslere vermişler. Bir ot gibi yaşıyorlar. Çok; ama çok yazık.   SALI GÜNÜ: Anlatım bozukluğundan ÖSS’de 6 soru geliyor.Bu soruları yapman gerekiyor. En güzel öğrenme yolu Reha Muhtar’ın sunduğu haber programlarını izlemek.    Kendi kendine Sormalısın. A.C.H anlatım bozukluğu vardır? Ya da en doğru soru olan A.C.H anlatım bozukluğu yoktur? Bu çalışma ve izleme gayretiyle 6 soru cepte. Gerçekten bu Reha Muhtarı tebrik etmek lazım.Hiçbir öğretmen, dershane veya okul altıda altı yaptıramaz.Ama Reha abinizi izleyen herkes anlatım bozukluğu soruların hepsini yapar.          Reha Muhtarı izlediniz. Bügün Salı ve canınız sıkkın. Acılı bir türk filmi iyi gider,sonra üzerine tatlı bir komedi filmi izlenir. Ardından gece yarısı haberleri izlenir. Eğer yurtta kalıyorsan onlar Reha ağabeylerini seyrederken, sizde burada ki ağabeylerinizin söyledikleri her türlü programlara riayet etmeyebilirsin.             Sonunda o tatlı uyku hali gelir, kendini bırak. Şimdi uyuyorsun.      ÇARŞAMBA GÜNÜ Anlatım bozukluğu dersine çalıştıktan sonra   güzel bir film gelmiş ,arkadaşın gidelim diye mesaj gönderir.Bu fırsat kaçmaz iki gündür evdesin. Herkes ders çalışıyor.Biraz gezip dolaşıp dinlenmen gerekiyor. Arkadaşını kırmamalısın. Bir iki saatlik sinemadan sonra arkadaşlarınla birkaç günlük sıkıntısını atmalı  eğlenmeye gitmelisin. Gece 1’ e 2’ye hatta 3’e kadar keyfine bakmalısın. Bu dünyaya bir daha mı geleceksin.? Eğlenmene bak.Eğer yurtta kalıyorsan, iki gündür yurtta sıkı bir şekilde ders çalışıyorsun.Bunun için dersin haricinde,ders vaktinde bir şeyler yapman gerekiyor.Örneğin revire gidip yatabilirsin,dışarıya sen de çıkabilirsin.Neden olmasın ki? Bu senin de hakkın.Bu yıl olmazsa gelecek yıl girersin sınava. O kadar önemli mi? Eve geldiğinde sabah olmak üzeredir. Komşun Ahmet , halen ders çalışıyor. Hayret ediyorsun. Ne anlıyor bu Ahmet çalışmaktan? Yazık hayatını sağlığını gözlerini mahvediyor. Ahmet’in haline üzülüyorsun.Tebrik ederim. İnsanlık duygularını kaybetmemişsin. Sende bu insanlık duygusu olduktan  sonra endişelenme. Elbet sende bir gün başarılı olursun. PERŞEMBE GÜNÜ Reha abin 4. Oscar’ını almış; Ödül törenine   canlı bağlantı yapıyor. Kolay mı?Türkçe’yi en çok katleden bir haber sunucusuna Oscar veriliyor. Dünyanın hangi ülkesinde var böyle bir tören.?’’Dünya televizyonlarında ilk kez olan bu ödül törenini kaçırmamalısın.Ödül töreni uzun sürdü. Bir tarafta ikinci bahar, bir tarafta ekmek teknesi evde her gün kavga ‘Oğlum, şu ikinci bahar’ı aç. Hayır, Ekmek teknesini aç’. Bu kavgalardan sıkıldın. Babanı ikna etmelisin, eve bir televizyon daha alınmalı.Kendi odanda baş köşeye yerleştirmelisin televizyonu. Keyfince istediğin programı izlemelisin. Bugün, ikinci baharla Ekmek teknesi arasında gittin geldin. Yatmak yok az sonra ders çalışacaksın. Reha ağabeynizin ‘ateş hattı’ başlayacak. Türk televizyonlarının en çok anlatım bozukluğu yapıldığı program.Kaçar mı? Heyecanla beklemelisin. Bu programın o kadar çok faydası var ki bütün eğitimciler ısrarla bu programların izlenmesini istiyor. Tebrik ederim. Reha muhtarla anlatım bozukluğu çalışırken uyuya kalmışsın. Acaba bugün kaç öğrenci ders çalışırken uyuya kalmış.Eğer yurtta kalıyorsan izinlere çıkmak için çok istekli davranırsın.Çünkü izinlere çıktığında sende evine gittiğinde televizyon kanalı tartışması yapabilirsin.Yada izinlerde seni devamlı meşgül edecek şeylerle(bunları söylemeye gerek yok sen biliyorsun zaten) uğraşmaya devam edersin. Bu çalışmayla inan ki , istediğin yere girersin . CUMA GÜNÜ Üniversiteye girip okuyup bitirsen öğretmen olup çalışsan 150 milyar kazanamazsın. İşte sana üç ayda bu parayı kazanacak bir yol . Alnının teriyle kazanacaksın. ‘B.B.G. ‘ programına katılmanın yollarını aramalısın. 150 milyar için neler verilmez ki… Bu parayı kazanmak için, hem de en kültürlü, seviyeli gençleri seçiyorlar. Akranlarına örnek olsun diye bu programı senin gibinin izlemesi şart. B programda kendinden bir şeyler bulacağından eminim. Bu programda hastalıklı bir toplumun ekranda yansıması olarak kabul edenler çıkabilir.Kesinlikle aldırma. Hayat mücadelesinde sana çok faydası olacak bir programdır. Savaş ağabeynizin sokak arası muhabbetlerini izlemelisin. Sokakta halkın sesine kulak vermelisin. Türk televizyonlarının en seviyeli programlarından biri. En kültürlü ve seviyesi yüksek olanların katıldığı bir program . Bu gün Cuma … yarın tatil olduğundan aksiyon filmi çok olur. Bu ağır fikir tartışmalarının üzerine aksiyon filmi iyi gider. Televizyon izlerken şuna dikkat et: Yolcu,yol hikayeleri, eko- diyalog gibi sıkıcı eğitim programlarından uzak dur.Seni, doğru bildiğin yoldan bu programlar çevirmesin.Bu programları izleyerek zamanını boş yere harcama.Eğer yurtta kalıyorsan ders çalışarak yoğun bir program geçirdiğin için bu gün çalışmana hiç gerek yok.Dilediğince serbest bir şekilde yurtta gezebilirsin.İzin alıp dışarıda gezebilirsen daha iyi olur.Ama olmazsa da önemli değil.Çünkü yarın izine gidip daha yoğun bir çalışma içerisine gireceksin. İstersen bugün biraz erken yat. Yarın çok yoğun bir gün olacak.       Cumartesi günü : Sabah 10’da kahvaltı yap. Televizyonun başına geç. Bugün hep magazin programları vardır. Eğitici yönü çok olan Türkiye’de senin gibi zeki ve seviyeli iki bin üç bin kişiye hitap eden bir program. Hitap ettiği kitleden programın ne kadar kaliteli olduğunu anlarsın. Dedikodu hatlarını kaçırma. Candan arkadaşlarınla oturunca, bu tip konular açıldığında cahilliğin ortaya çıkmasın. Kim kimi kiminle aldatmış, kimin eli kimin cebinde, hangi gece kulubünde olay çıkmış. Bu sorulara cevap ara. Çünkü bu sorular ÖSS’de en çok çıkan soru tipleridir. Akşama doğru sıkıldın. Çıkıp biraz gez. Keyfine bak. Bu tatil gününde bütün gün evde kapanıp kaldın zaten.          Bu yüklü programa kimse dayanamaz. Gezmek, tozmak seninde hakkın. Bugün Reha Ağabeyimiz yok. İki gün ders çalışmaya ara ver. Kendini rahatlat. Pazartesi yine yoğun bir programla karşı karşıyasın. Sabah okulda ders, dershanede ders, akşam televizyonda ders, insan ister istemez bunalıyor tabi. Akşam maç var, şampiyonluğun kilit maçları. Stres atmanın en güzel yolu. Bu maçları izlemelisin. Arkadaşlarınla toplan. Bu akşam bir kahvede bu maçı izle. Maçtan sonra biraz gezer tozarsın. Çok gezme. Hulki Ağabeyin hazırladığı “Ceviz Kabuğu” var; ama sen böyle sıkıcı programları sevmezsin. İzlemesen de olur. Dedikodu yok, aşk yok, aldatmaca yok, küfür yok. Bu programı izleyip zamanını böyle boş şeylerle harcama.   Pazar Günü: Bugün Pazar, erken kalkmana gerek yok. Yoğun bir hafta geçirdin. Uyumak seninde hakkın. Öğlene doğru kalkarsın. Televizyonda dikkatini çekecek bir şey yok. Hava çok güzel, tam piknik havası. Ailece pikniğe gitmelisin. Saat 4-5’de evde olmalısın. Televizyon kanallarında magazin programları var. Senin sevdiğin sanatçı sevgilisinden ayrılmış. Nedenlerini merak ediyorsundur. Bu programları kaçırma. Akşam “Tatlı Kaçıklar” var. M. Ali Erbil’in eğitici esprilerini not al. Sonra en sevdiğin program “Pazar Keyfi” var. Mesajla motive olmanın yolları anlatılacak. Bunu bu programda uygulamalı olarak görebilirsin. Yarın yeni bir gün. Senin için yeni programların, yeni dedikoduların olduğu bir gün olacak. Bir haftalık vazifeni yerine getirdin. Seni tebrik ederim.            Sevgili Öğrenci! İnan ki bugün ülkemizde bu durumda milyonlarca genç var. Televizyona tutsak olan, bütün dünyasını bir kutuya mahkum eden bu gençlere sesleniyorum:          “Yapılan araştırmalara göre iki saat televizyon izleyen insanın beyin hücrelerinden bir kısmı ölmektedir. Bu hücrelerin tekrar yerine gelebilmesi için iki hafta egzersiz yapılması gerektiği de araştırma sonuçlarında belirtiliyor.”          Bugün televizyonlarda yapılan programların çoğu, gençliği olumsuz etkilemektedir.          Genç Dostum! Sen, bir milyon beş yüz bin kişinin katıldığı bir maratondasın. Seni bu yoldan alıkoyan her türlü engele sırtını dönmelisin. Bunların başında da sana hiçbir yarar sağlamayan televizyon programları gelmektedir. Bu programlardan ne kadar uzak durursan hedefine o derece yaklaşırsın. Çalış genç dostum, çalış Can sıkıntısı, kötü alışkanlıklar, televizyon tutkusu, kötü arkadaş ve yoksulluk. Okumanın Boş Bir Uğraş Olduğuna inanın. ÖSS’yi kaybetmek isteyen öğrencimize, altın değerinde bir tavsiyemiz daha: Kesinlikle kitap okumayın. Kitap okumanın zor bir uğraş olduğunu ve size hiçbir yarar sağlamayacağına inanın. Size bir gün sorarlarsa; “Dilimizin en yararlı kelimesi nedir?” diye, cevabınız şu olsun: “Okumamak”. Hayatın tüm zorluklarına ancak okumamakla karşı koyabilirsiniz. Bugün öğrenmemenin en pratik yolu okumamaktır. Okuyan insanın rahatsızlığı artar. Rahatsız olmak istemiyorsan kesinlikle okuma. “Okuyup da kafayı yiyen insanları kendine örnek al. Okuyup da onlar gibi mi olayım?” sözünü kendin için kalkan yap. Eve gelen gazetelerin spor ve magazin sayfalarına bakmanız yeterli. Diğer kısımlar canınızı sıkabilir. Okumamaya gayret edin. Okuyanlar ne oldu ki? Hepsi geçim sıkıntısı çekiyor. Okumadan kısa yoldan zengin olan insanları örnek alın. Böylece insanlık görevini yerine getirmiş olursunuz. Genç arkadaşım! Zirveye çıkmanın yolu, okumaktan, ama çok okumaktan geçer. Okumadan insan olmak mümkün değildir. Kendini, insanlığı ve dünyadaki olayları oku ki, kendinin farkına varasın. F) Çalışmak “İnekliktir” Demeye Devam Edin: ÖSS’yi kaybetmek isteyenler bilerek veya bilmeyerek çok çalışan arkadaşlarının çalışma şevklerini kırmak için “inekliyosun” tabirini kullanırlar. Genç arkadaşım, sen çalışmanın ne kadar kutsal bir vazife olduğunu bilseydin inan ki çok üzülürdün. Çalışmanın, yorulmanın, acı çekmenin zevkini almayan bir insanın çalışanlara inekliyorsun demesi çok acı vericidir. G)Size Tecrübelerini Aktaranlara Nutuk Atıyor Demeye Devam Edin! ÖSS’ye girecek her öğrenci bu sınavla ilgili tecrübe sahibi insanlardan faydalanmalıdır. Fakat bazı öğrencilerimiz anlatılan tecrübeleri “nutuk” olarak değerlendirip anlatılanları dikkate almazlar. Sevgili öğrenci! Başka öğrenciler, öğretmenler bizden önce bu yoldan geçmişler, çalışmışlar ve bugünkü duruma gelmişler. Şimdi bizim onların birikimlerinden yararlanmak yerine, onları yok sayarak kendi deneyimlerimizden başarıya ulaşmaya çalışmamız çok büyük bir yanılgı. Önümüzde çözüme kavuşmuş cevaplar dururken bunları tekrar bulmaya çalışmak insan zekasının kabul edeceği bir şey değildir. Aklı başında hiçbir öğrenci karşısında hazır cevapları duran meseleleri tekrar yeni baştan çözmeye kalkışmaz. Tecrübelerden yararlanmayı nutuk olarak algılayan bir öğrenci, ÖSS’ye bir adım geriden başlamış demektir. Unutma ki tecrübe edilmiş bir şeyi tecrübe etmek aptallıktır. Test çözme tecrübesi, hayat tecrübesi, sınav tecrübesi olan başarılara ulaşan insanları dinlemek, onların tecrübelerinden faydalanmak, yoluna ışık tutacaktır. H) Çalışmayı Sevmeyin… Sorumluluk Duygusu almaktan kaçının. ÖSS’yi kaybetmek isteyen öğrencilere tavsiye: derslerinizi, öğretmenlerinizi, çalışmayı sevmemek kaybetmek için atılan en önemli adımdır. Sevgili öğrenci, sevgisizlik bütün hastalıklara davetiyedir. Hedefini ve amacını sevmeyen bir öğrencinin başarılı olması mümkün değildir. Sorumluluk duygusunu taşımayan bir öğrenci, başarılı olamaz. Kaybetmek için atılacak en önemli adımlardan biri, sevmemek ve sorumluluk duygusundan kaçmaktır. Bunun tam tersi, kazanmanın temel ilkesidir.          Bunun yanında sıralanacak ilkeler: a)İnternet hayatınızın bütün kısmını işgal etsin. b)Düzensiz ve sistemsiz çalışmaya devam edin. c)Devamlı korku içinde yaşayın. d)Hayatınızdaki olumsuzluklar karşısında yakının. e)Hayata karamsar gözle bakmaya devam edin.          Genç dostum! ÖSS’yi kaybetmek isteyen öğrencilere yapılan tavsiyelerin tam tersini yaparsan ÖSS’yi kazanırsın. Çünkü sen sorumluluk duygusunun bilincindesin ve hayattan ne istediğini iyi bilen birisin..